İzmir’de beşinci, şehir merkezinde ikinci günümüzde Allah biliyor ne yesek diye kalktık yataktanJ Sabah kahvaltıdan başlayarak gün boyu Kemeraltı ve civarında gezdik ve ne bulduysak yedik.
Şimdiye kadar yediğim en lezzetli kokoreçi, manisa köftesini ve tatlıyı Kemeraltı’nda yemiş olabilirim. Kahvaltı, öğlen ve akşam yemeği için Kemeraltı’na gelmemizin haricinde kalan vaktimizde İzmir Arkeoloji Müzesi’ne, Tarihi Asansör’e ve Kemeraltı’ndaki pasajları ve tarihi çarşıları gezdik.
Kemeraltı’nın sokaklarındaki kahvecilerde oturduk kahve içtik. Aslında gezip tozup Kemeraltı’na döndük diyebiliriz…
Akşam ise bu sefer Kordon’da yürüyüş yapıp bir şeyler içtikten sonra otelimize dönüp son yarım günümüzü planladık.
Son yarım günümüz de otel ve
Kemeraltı arasında geçti. Kahvaltı edip dün yemediğimiz ne kaldı acaba diye
bakınırken uçak saatimiz geldi ve döndük.
Benden size bir tavsiye İzmir
Adnan Menderes Havalimanı ve şehir arasında raylı sistem var ama varmış gibi
düşünmeyin. Zira biz bindiğimizde İzban yolun yarısında bozuldu ve baya bir
bekleme yapmak zorunda kaldık. Biz uçağa yetiştik ama daha uzun arızalarda
kritik olabilir. En güzeli Havaş kullanmakmış bizde bu şekilde öğrenmiş olduk…
İzmir gezimizden çok mutlu, çok
eğlenmiş ve damak zevkimiz çok gelişmiş olarak döndük. Bu geziyi her sene hatta
senede bir iki kez tekrar edebilirizJ
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder