20 Ocak 2015 Salı

Mostar ve Poçitel

Bosna Hersek/Mostar/Poçitel Köyü-Mayıs 2014
Mostar'da ikinci günümüzde sabah erken saatlerde kalkıp kahvaltı için börekçilere attık kendimizi. Balkanlar gerekten tüm hamur işlerinde çok ama çok iyiler. Ünlü Boşnak böreğinden başlayıp pastanelerdeki her tür hamur işinin tadına baktık çok şükür ve hiçbiri de bizi yanıltmadı. Yalnız bu günlerde melo'nun çay krizi tutmaya başladı. Otele yakın bir süpermarkete girip Türk çayı aradık ve bir kutu poşet Hint çayı aldık. Çok güzel bir çaydı gerçekten... Ve biz gezimizin devamını o çayla birlikte yaptık:)

Bosna Hersek/Mostar/Poçitel Köyü-Mayıs 2014
Ertesi gün otogardaki yanıltmacı teyzenin dediğini yapıp Poçitel'e gitmek için dolmuşa bindik. Gerçek bir dolmuştu ve şoför Zoran Ağabey her 50 mt bir durup insanlarla sohbet edip, paket verip paket alıyordu. Böyle böyle dura kalka 1 saatlik yolculuk sonrasında Poçitel'e geldik. Yanlış hatırlamıyorsam Poçitel'e gidiş 8 KM'ydi. 

Bosna Hersek/Mostar/Poçitel Köyü-Mayıs 2014
Poçitel orjinalliği bozulmamış harika bir Osmanlı Köyü. Detaylı bilgi için şuradan tıklayalım. Tık
İnsan gerçekten zaman tüneline girmiş gibi hissediyor ve başka bir alemde seyahat ediyor. Aşağıdan yukarıya çıkış pek kolay olmuyor ama çıktığında da müthiş bir manzara ile karşılaşıyor insan. Güzel güzel gezdikten sonra neşe içinde aşağıya inip otobüs sorduğumuzda yolun insana neler getirdiğini öğrendik. Çünkü teyzenin dediğinin aksine dönüş için hiç bir vasıta yoktu. 

Bosna Hersek/Mostar/Poçitel Köyü-Mayıs 2014

Bosna Hersek/Mostar/Poçitel Köyü-Mayıs 2014
İlk şoku atlattıktan sonra civardaki turistik eşya satıcılarına danıştık.Mostar'a gitmek için 25 Avro para istediklerinde ne büyük bir hata yaptığımızı anladık. Ve her gezginin can dostu otostop çekmeye karar verdik. Ya Allah diyip yolun kenarına durduk ama en son üniversitede Çıralı'da otostop çektiğimden bi tutukluk oldu tabi bende:) 

İlk bir kaç arabayı atladıktan sona hızla gelen eski model bir Opel biraz uzaklaştıktan sonra durdu ve geri geldi. İçinde genç bir asker vardı ve o da hiç İngilizce bilmiyordu. Mostar diyince ok dedi ve bizi aracına aldı. Araca binince ilk iş bize künyesini gösterdi ve Müslüman olduğunu söyledi. Tarzanca bir anlaşmayla sohbet ettik. Birbirimize Facebook isimlerimizi yazıp verdik ve halen Google Translate sayesinde sohbet ediyoruz.

Mostar'a döndüğümüzde yine akşam saatleri olmuştu ve biz sakin bir yerde akşam yemeğimizi yiyip yattık. Ertesi gün önce Trebinje'ye daha sonra da Herceq Novi'ye doğru yola çıktık...

Hacer

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder